Vaskülit Nedir, Vaskülit Belirtileri Nelerdir?

Nedirkibu.com
Vaskülit Nedir, Vaskülit  Belirtileri Nelerdir?
Vaskülit Nedir, Vaskülit  Belirtileri Nelerdir?
Vaskülit kan damarlarında gelişen iltihaplanma (inflamasyon) olayıdır. Damar iltihabı olarak da isimlendirilen vaskülit damar duvarlarında (endotel tabaka) gelişir ve damarlarda daralma ve tıkanma gibi bozukluklar oluşturur. Damar dokusu bozuklukları kan dolaşımının yavaşlamasına ya da durmasına neden olarak kalp, böbrek, sinir, akciğeri bacak, kol gibi dokuların beslenmesinde sorunlara da yol açar. Hangi damar çeşidinde tutulma olduysa şikâyetler buna göre farklılık gösterecektir. Vaskülit yaşamı tehlikeye sokabilecek bir hastalık çeşididir. Ancak birçok çeşidi olmakla birlikte sık görülen bir hastalık değildir.

Vaskülit Nasıl Zarar Verir?

İltihaplanma denilen durumlar vücudu korumak ve iyileştirmek amacıyla gelişen biyolojik tepkilerdir. Kan tahlillerinin sonucunda yüksek oranda iltihap görülürse vücudun herhangi bir yerinde sağlık sorunu olduğu ve immün sistemin (bağışıklık sistemi) çalıştığı anlaşılır. Vaskülitte de durum budur. Damar duvarındaki bozulmalar vücut tarafından tamir edilmeye çalışılırken damarlarda tıkanmalar, tamir edilemeyen damarlarda ise yırtılmalar meydana gelebilir. Tıkanan ya da yırtılan bir damar da diğer dokuların ihtiyaç duyduğu besin ve oksijeni götüremez dolayısıyla doku ölümleri ortaya çıkabilir. Özellikle kalp, beyin gibi yaşamsal önemi yüksek organların beslendiği damarlarda ortaya çıkan iltihaplanmalar ciddidir.

Vaskülit Çeşitleri Nelerdir?

Vaskülit başka bir hastalığın yansımasıyla (sekonder) ya da tek başına ( primer) ortaya çıkabilmektedir. Tüm vücuda yayılan sistemik vaskülitlerde ateş, halsizlik, kırgınlık, kilo kaybetme, öksürük ve nefes darlığı, ayaklardaki ve ellerdeki hissizlikler, hipertansiyon gelişmesi, ödem, göz kızarıklığı, vücudun değişik yerlerinde oluşan morluklar gibi birçok farklı yakınma görülebilir. Vücutta iltihap varlığını ortaya çıkaran kan testleridir. Atardamarlarda veya toplardamarlarda görülebilmektedir. Hastalığın tutulmuş olduğu damarların büyüklüğü dikkate alınarak vaskülitler küçük, orta ve büyük damarlarda (Aort, karotis, subclavian arter) gelişenler şeklinde 3 sınıfta toplanır.

Küçük damarlarda gelişenler vaskülitler: Mikroskobik PAN, Henoch-Schönlein purpurası, Wegener granülomatozu, Esansiyel Kriyogloblinemik Vaskülit, Sistemik Lökositoklastik Anjit, Churg Strauss Sendromu gibi hastalıklar bu gruptadır.

Orta çaptaki damarlarda gelişen vaskülitler: Klasik PAN (Poliarteritis nodoza), Kawasaki hastalığı, Buerger bu grupta yer almaktadır.

Büyük damarlarda gelişen vaskülitler: Takayasu arteriti, Behçet Hastalığı ve Dev Hücreli arteritler büyük damarları tutan vaskülit çeşitlerindendir.


Vaskülit Sebepleri Nelerdir?

Vaskülitin birçok türünün kesin sebebi ya da mekanizması hala bilinmemektedir. Ancak romatoit artrit, lupus, gibi otoimmün kökenli bağ doku hastalıklarında küçük damarları tutan vaskülit gelişme ihtimali olabilmektedir. Hepatit enfeksiyonları da vaskülit tablosunun gelişmesine sebep olabilmektedir. Bu hastalık çeşidinde de diğer pek çoğundaki gibi genetik yatkınlıktan başka immün sistemdeki sorunlar, sigara gibi çevre faktörler etkili olabilmektedir.

Vaskülit Teşhisi Nasıl Yapılır?

Vaskülit, hastaları doktora götüren şikâyetlere, doktorun muayenesi ve isteyeceği testlerden alınan sonuçlara göre teşhis edilir. Teşhisin kesinleştirilebilmesi için bazı hastalardan damar görüntüleme, anjiyografi, EMG ya da biyopsi istenebilmektedir. Vaskülit tedavisini genellikle romatologlar yapar. Başka organlarla bağlantısı bulunuyorsa nörolog, dermatolog, nefrolog, KBB, göğüs hastalıkları ve göz doktoru gibi diğer uzmanlar da devreye girebilir.

Vaskülit Tedavisi Nasıl Yapılır?

Vaskülit tedavisi hastalığın çeşidine ve kişiye göre değişmektedir. Yapılan teşhise göre tedavi biçimini doktor belirleyecektir. Tedavilerde genel olarak steroidler, kortikoidler ve immün sisteme yönelik ilaçlar kullanılmaktadır. Tedaviler hastalığın kontrol altında tutulabilmesi amacıyla uzun bir süreci kapsamaktadır. Ancak uzun süren kortizon tedavilerinin getireceği yan etkiler de olacaktır. Alınabilecek bazı önlemler hastaları yan etkilerden koruyabilmektedir. Örneğin kortikosteroidlere bağlı gelişebilecek osteoporoz (kemik erimesi) D vitamini ve kalsiyum alınarak engellenebilir. Hastalara tedavi sürecinde kanın pıhtılaşmasını engelleyen ve kan basıncının yükselmesini önleyen bazı ilaçların da verilmesi gerekmektedir. Bağışıklığı baskılayan ilaçlar kullanıldığı için enfeksiyonlardan korunabilmek amacıyla doktorun da fikri alınarak zatürre ve grip aşıları da yaptırılabilir.

Vaskülit Tedavisinde Cerrahi Seçeneği

Vaskülit tedavisindeki bir başka seçenek de cerrahidir ve nadiren bu yola başvurulur. Vaskülit damarlarda ciddi anlamda hasara yol açmışsa ya da herhangi bir organın nakli söz konusuysa cerrahi yöntem gerekebilmektedir.

Vaskülitli bir hasta mümkün olduğunca moralini yüksek tutmalı, gerekirse bir psikologdan destek almalıdır. Günlük yaşama egzersizi de katmak, sosyal ilişkileri güçlü tutmak, hayata bağlı kalmak, tansiyon ve şeker takiplerini yaptırmak, kronikleşmişse tedavileri ihmal etmemek ve hastalıkla birlikte yaşamayı öğrenmek gerekmektedir.

Yorum Gönder

0Yorumlar

Değerli Ziyaretci;

1- Bu konu ile ilgili sorunuz veya tavsiyeniz varsa yorum ekleyerek bizle ve diğer ziyaretçilerimizle düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.

2- Yorumlarınızda sorduğunuz sorular araştırıldıktan sonra cevaplanacaktır. "Bana Bildir" butonu işaretlemeniz halinde sorunuz cevaplandığında bildirim alacaksınız.

3- Herhangi bir üyeliğiniz yoksa, Anonim Kullanıcıyı seçerek de yorum ekleyebilirsiniz.

Yorum Gönder (0)