Dolarda Rekor Üstüne Rekor! |
Dolar/TL 8.20 seviyesinin üzerine çıkarak rekorunu yeniledi. Dolarda yaşanan yükseliş gram altının da 500 TL seviyesine yükselerek rekor kırmasına neden oldu. Euro/TL ise 9.71'i gördü.
Dolar/TL, Merkez Bankası’nın (TCMB) beklentilerin aksine politika faizini sabit tutup sıkılaştırmayı faiz koridorunu genişleterek yapması ve jeopolitik endişelerle tarihi zirvede seyrediyor. TL’de benzer para birimlerinden negatif ayrışma ile birlikte görülen değer kaybı üzerinde etkili unsurların arasına son günlerde jeopolitik gelişmelerle AB ve ABD ile gerilimin artabileceği endişeleri de eklenmiş durumda.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan haftasonu ABD’ye “yaptırımın neyse geç kalma yap” söylemi ardından dün de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a Müslümanlara karşı tavrı konusunda zihinsel tedaviye ihtiyacı olduğunu söylemini tekrarladı. Erdoğan dün Fransız mallarına yönelik boykot çağrısı da yaptı.
TCMB’nin likidite adımları sonucunda gecelik faizler %14.5’e yaklaşmış durumda. Ancak kurda önemli bir psikolojik seviye olan 8’in aşılması ardından hem lokal hem de yabancı yatırımcıların henüz TL’de iyimser bir seyir öngörmemesi endişeleri daha da artırıyor.
Ekonomi yönetimi bir süredir benimsediği rekabetçi TL söylemi ile birlikte sıcak para olarak nitelendirilen ve Türkiye’nin cari açığını uzun yıllar finanse eden fonlama tipi bilinçli olarak azaltılırken doğrudan yatırımların ise payının artması isteniyor.
PROF. ÖZLALE: MERKEZ BANKASININ FAİZ KARARI…
Merkez Bankası'nın faiz artırmama kararını doların üzerindeki risklerden biri olarak gören İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı iktisatçı Prof. Dr. Ümit Özlale, “Bugün herhangi bir üniversitede temel ekonomi derslerini almış bir öğrenci dış ticaret fazlası olmayan bir ülkede enflasyon ve risk primini düşürmeden faizler ve kuru aynı anda baskılamanın krize davetiye çıkaracağını bilir.” dedi ve şöyle devam etti:
Türkiye’nin en iyi araştırma olanaklarına ve beşeri sermayesine sahip kurumlarından biri olan Merkez Bankası’nın da bunu bilmeme ihtimali yok. O zaman insanın aklına gelen tek açıklama, dünyada sadece iki politikacının inandığı “enflasyonun sebebi faizdir” söyleminin bağımsızlığı çoktandır kalmamış Merkez Bankası marifetiyle Türkiye’de test edilmesi oluyor. Bunun maliyetini de yükselen enflasyon, artan faizler, kronik işsizlik ve iflasın eşiğine gelmiş şirketler olarak ödüyoruz.
Kaynak: Sozcu.com
Değerli Ziyaretci;
1- Bu konu ile ilgili sorunuz veya tavsiyeniz varsa yorum ekleyerek bizle ve diğer ziyaretçilerimizle düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.
2- Yorumlarınızda sorduğunuz sorular araştırıldıktan sonra cevaplanacaktır. "Bana Bildir" butonu işaretlemeniz halinde sorunuz cevaplandığında bildirim alacaksınız.
3- Herhangi bir üyeliğiniz yoksa, Anonim Kullanıcıyı seçerek de yorum ekleyebilirsiniz.